14 Ocak 2017 Cumartesi

marilyn’i niye öldürdüm?



benim o, benim; bir fotoğrafın cinayet zanlısı
az önceydi
bıçak mıydı makas mı bilmiyorum
caddeler bomboş ve gürültülü
adım sesleri şaha kalmış
sanki sol elimden sağ elime geçirmişim 
gözleri faltaşı gibi açılmaz mı insanın
açılmadı
yine öyle baygın dikti gözlerini marilyn alnımın ortasına
bir zabıta mıydı kimdi bilmiyorum
üniformalı biri koştu 
söktü bakışlarını alnımdan, etimi kaldırırcasına bir hınçla
sonra koşan atları vurdu
yüzen, uçan, duran atları
dişsiz kaldı içimdeki fil
az önceydi
patlayan havai fişekler gibi gökten aktı kuşlar.

köşeyi dönünce düzlük, dedi bir ses
köşeyi dönünce renkler değişir
bir elimde marilyn diğerinde kımıldayan bir makas
pervasız makas
sabırsız makas
zihnimde dönen insanlar, köşeler, koltuklar
alnıma gölge düşüren kapital yüzler
az önceydi
benim bir köşem yok dedim içimden
bunu kaç kere söyledim bilmiyorum
vaktin içime içime büyüdüğü bir yerdi
benim bir köşem yok...

her şey birdenbire oldu
makas elimden mi kaçtı yoksa ben mi yeltendim bilmiyorum
nefes nefese yüzünü parçalarken marilyn’in
içimdeki bütün sular çekildi
şahitlik etmek istemeyince kururmuş su
sandım ki orada bir çöle döndü kalbim
"marilyn!" dedim hırıltılı bir sesle
"marilyn!"
kestim ağzını, burundili bir kadına gönderdim
rujlu ağzını
gülen ağzını.
gözleri iki kıta iki din
ayırmadım.
ikisini beraber verdim kargoya
tahta tokmak tutan bir cüppeliye gitsin.

göğüsleri ne güzel marilyn’in 
meme arayan bebeklerin ağzı ne güzel
bacakları ne güzel marilyn’in
gidilecek yollar ne güzel.
yetişsin diye herkesin güzel olduğu yerlere
lime lime eden makas
metal bir kelebek misin nesin
şimdi marilyn sana ne söylesin
burundili çocuklara hediye marilyn’in tatlı dili
belki ninniler söylemiştir diye
evren saklamış sesini.
ah marilyn’in nefesi marilyn’in nefesi
burundi’de bir kadınla ısıtıyor herkesi.




s.k.e
ikibinonaltı’damayıs
Nordik, sayı:9, 2016

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder